Haşimato Hastalığı Nedir

Son yıllarda adı sıkça duyulan Haşimato hastalığı, Japon bir doktor tarafından tanımlandığı için onun adıyla anılan bir hastalıktır. Asıl olarak tiroid bezlerinin iltihaplanması olan hastalık özellikle kadınları etkiliyor. Hastalığın çok geç teşhis edilmesi nedeniyle yıllardır Anadolu'da binlerce kadın evliliklerinde sorunlar yaşamış, kendilerini ifade edememişler ve hastalığın tanısı konamadığı için de hayatları kâbusa dönmüştür.

haşimato hastalığı belirtileri


 Hastalık ilk olarak, tiroid bezinin şişmesiyle kendini belli ediyor. Diğer belirtiler ise çabuk yorulma, kuru cilt, düzensiz ve ağrılı adet dönemleri, depresyon, ses kısıklığı ve kolesterol seviyesinde artış şeklinde görülmektedir. Haşimatonun nedenleri birden fazla olabilir. Öncelikle bir virüs ya da bakteri vücuda girdiğinde, vücut onunla savaşmak için antikor üretmeye başlar ve bu antikorlar da zamanla tiroid hücrelerini de yabancı madde olarak algılayıp, saldırmaya başlayabilir. Diğer bir hastalık nedeni de genetiktir. Savunma sistemi (immün) hastalıkları, nesilden nesile aktarılabilmektedir. Haşimatonun diğer nedeni de hamileliktir. Doğumdan sonra bazı kadınlarda hipotiroid değişik şekillerde olabilir. Çoğu zaman kendiliğinden geçmekle birlikte, ağır hastalık durumlarında tedavi kaçınılmaz hal almaya başlar. Hastalık kendiliğinden geçse bile kontrol altında tutulmalıdır. Zira ilerleyen yıllarda hastalık tekrar edebilmektedir.

   Haşimatonun tedavisi maalesef tam olarak bulunamamıştır. Yapılacak tedaviler guatr ve hipotiroide bağlı tedaviler şeklinde planlanmaktadır. Ancak haşimato konusunda önlem almak kısmen de olsa mümkün. Hastalığın belirtisi hormon eksikliğine neden oluyorsa, hormon değiştirme tedavisi uygulanmaktadır. Bu kapsamda vücuda sentetik hormonlar verilir ve doğal hormonların tiroid bezleri tarafından üretilmesi teşvik edilir. Zamanla hormon takibi doktorlar tarafından yapılır. Ancak bazı ilaçlar ve besinler sentetik hormonun emilimini engelleyebilmektedir. Fazla miktarda soya tüketimi, lifli besinler tüketilirken mutlaka doktor kontrolünde bulunulmalıdır. Bunlarla birlikte hastalıktan korunmak için her gün az miktarda iyot gıda ve su ile alınmalı, zeytin, üzüm çekirdeği, brokoli gibi besinler tüketilmelidir. Protein alınımına dikkat edilmeli ve tahıl ürünleri tüketilmesi ihmal edilmemelidir.

Yorum Gönder

Post a Comment (0)

Daha yeni Daha eski